Menajer Röportajları Vol. 7: HAKAN YALÇIN

Menajer RöportajlarıRöportaj
Sanatçılar ile menajerlerin tanışıp kavuşmasına vesile olan Menajer Röportajları serimizin yedinci konuğu sektörün en aktif menajerlerinden Hakan Yalçın oldu. Yüzyüzeyken Konuşuruz, Adamlar, Gazapizm, Ozan Kotra ve saymakla bitmeyecek kadar çok sanatçıyla birlikte çalışan Hakan Yalçın, 8 sene önce başlayan menajerlik serüveninin ayrıntılı hikayesini anlatarak Bir Baba Indie okuyucularıyla deneyimlerini paylaştı.

Menajerliğe ne zaman ve nasıl başladınız?

Menajerliğe tam olarak 2010 yılında, profesyonel DJ’lik kariyerimin 7. yılında başladım. DJ’likten öyle hemen kolay kolay vazgeçemedim, her iki işi de aynı anda 2 yıl daha sürdürdüm. Bu biraz da mecburiyetti aslında, bu iki yıl içerisinde bir yandan eski mesleğime devam ederken, diğer yandan da yeni mesleğimi öğrenmeye çalışıyordum. Tam olarak menajerlik ve booking ile hayatımı kazanabileceğime emin olduktan sonra DJ’liği bıraktım(!), artık yılda bir ya da iki defa hobi olarak bazı yerlerde müzik yapıyordum.

2010 yılında İstanbul’da büyük bir performance hall’de DJ’lik yapıyordum, burada haftanın çoğu günü yerli ve yabancı grupların sahne aldığı büyük konserler gerçekleşiyordu, hem Türkiye hem de tüm dünya müzik kamuoyuna mal olmuş birçok grup konser ya da konserler verdi. Konser takvimini hazırlayan ekibin yardıma ihtiyacı vardı, ben de bir müzik adamı olarak yerli ve yabancı sevdiğim müzik gruplarını önererek, hatta onlarla iletişime geçerek konserler organize etmeye başladım. Organize ettiğim ilk konser Fransa’da yaşayan, İsrailli ve Filistinli üyelerden oluşan bir world müzik grubuydu. Hiç unutmam, o gün kendime ilk defa bir takım elbise alıp konsere öyle gitmiştim, menajerlik biraz da böyle bir şey sanıyordum kulaktan dolma, şimdi bazen üzerinde Tazmanya Canavarı’nın çizimi bulunan old school bir kolej ceketiyle de gidiyorum konserlere, bazen gömlek ya da sadece kot pantolon ve tişört ile.

“Şimdi bazen üzerinde Tazmanya Canavarı’nın çizimi bulunan old school bir kolej ceketiyle de gidiyorum konserlere.”

Murat Yılmazyıldırım yeni albümünün tanıtım konseri için sahne alacaktı, yine benim organizasyonumdu, sanatçının menajeri o gün utancından konsere gelemedi ve kendisinden de uzunca bir süre hiç kimse haber alamadı. Konserin tüm ayrıntılarını benimle konuşmamış, çok önemli detayları atlamıştı, konserin başlamasına birkaç saat kala sanatçı ve ekibi konser salonuna gelince anlaşıldı bu durum. Konser, sanatçı menajerinin hataları yüzünden gerçekleşemeyecek bir hal almıştı. Hızlıca bütün sorunları çözüp, konserin gerçekleşmesi için bütün olmazsa olmazları temin etmiştim. Konserden sonra sanatçı benimle tanışmak istedi ve menajerlik teklifinde bulundu, ben de hiç düşünmeden kabul ettim. Üzerinden tam 8 yıl geçmiş, hala birlikte çalışıyoruz. Sonrasında başka müzik gruplarından da menajerlik teklifi aldım, bazı gruplara da ben teklifte bulundum. Benim hikayem de böyle başladı işte.

Hangi sanatçılarla çalışıyorsunuz?

Adamlar, Yüzyüzeyken Konuşuruz, Gazapizm, Ozbi feat Gülce Duru, Sufle, İrem Candar, Ozan Kotra, Anıl Piyancı, Kıvılcım Ural, Murat Yılmazyıldırım, Luxus, Dj DenDen. Çalıştığım sanatçılar ve müzik gruplarının bazılarına direkt menajerlik yaparken, bazılarına ise sadece booking yapıyorum.

Daha önceden hangi sanatçılarla çalıştınız?

Daha önceden çalıştığım sanatçılar: Flört, Hüsnü Arkan, Demir Demirkan, Ogün Sanlısoy, Cem Köksal, No Land, Peyk.

Birlikte çalışacağınız sanatçıları hangi kriterlere göre belirliyorsunuz?

Birlikte çalışacağım sanatçıları belirlediğim kriter çok açık ve net: Müziklerini evde yalnızken dinliyor muyum, dinlemiyor muyum? Müziğini sevmediğim sanatçılarla çalışamıyorum. Bazen çok istisna bile olsa müziği bana uymayan gruplarla bir şekilde yolum kesişiyor ama belirli bir süre sonra o yollar ayrılıyor.

“Birlikte çalışacağım sanatçıları belirlediğim kriter çok açık ve net: Müziklerini evde yalnızken dinliyor muyum, dinlemiyor muyum?”

No name sanatçılarla çalışıyor musunuz? Bu isimlerle çalışmaya karar vermenizi etkileyen faktörler neler oluyor?

No name sanatçılarla çalışıyorum, bazen adı herkes tarafından bilinse bile hak ettiği yere gelemediğini düşündüğüm sanatçılarla da çalışıyorum. Bu gruplarla çalışmama neden olan faktörler, onlarda bir ışık görmem, gerekli mesai harcandığında, gerekli özen gösterildiğinde bu grupların bir şekilde müzikseverler tarafından keşfedilip daha iyi noktalara gelebileceğini düşünüyor olmam. Bu yükseliş sürecinde sanatçı ile birlikte olmak ve sanatçının bu ilerleyişinde çorbanın tuzu olabilmek inanılmaz mutluluk verici benim için.

Menajer olarak sanatçılarınız için hangi çalışmaları yapıyorsunuz?

Konser takvimlerini planlamak, albümlerinin çıkacağı plak şirketine ya da bağımsız bir şekilde grubun kendi albümünü kendi imkanlarıyla çıkarmasına grup ile birlikte karar vermek, label ile toplantılar yapmak, sözleşmeyi okuyup revize etmek, albüm için ayrılacak olan bütçe, çekilecek klip sayısı, kayıtların yapılacağı stüdyo, mix-mastering, albüm kapağı vb. detaylar ile ilgilenmek. Albüm ya da konser afişleri için gerekli olan fotoğraf çekimlerini organize etmek, klip çekimleri, sosyal medya ve PR ile ilgilenmek, sponsor bulmak. Bazen bazı sanatçılar için hem teknik ekip hem de orkestra kurmak da gerekiyor. Saymayı unuttuğum birçok madde vardır daha.

“Yurt dışında sadece orada yaşayan gurbetçilerin değil, aynı zamanda o ülkede yaşayan yabancıların da dahil olabileceği saygın kulüplerde konserler organize etmeye çalışıyoruz.”

Yurt dışı çalışmalarınız var mı?

Yurt dışı için çalışmalarımız var, yurt dışı Anadolu’ya kıyasla biraz daha yavaş ilerliyor. Türkiye’de belirli bir popülerlik yakalanmış olsa bile bunun yurt dışına yansıması birkaç yılı alabiliyor. Yurt dışında sadece orada yaşayan gurbetçilerin değil, aynı zamanda o ülkede yaşayan yabancıların da dahil olabileceği saygın kulüplerde konserler organize etmeye çalışıyoruz. Uzun soluklu planlarımız ise yurt dışındaki büyük festivallerde sahne alabilmek.

Sizce bir sanatçıyı temsil etmenin ne tür zorlukları var?

Buna zorluk demeyelim de uzun süre birlikte vakit geçirip “sanatçı gibi düşünmeyi öğrenebilme süreci” diyelim. Karşılaştığım herhangi bir durumda sanatçılarımı temsil ederken bazen sanatçıya sormadan inisiyatif kullanıp hızlıca kararlar almam gerekebiliyor, bu kararları alırken de iyi bir empati yeteneğine sahip olup sanatçı gibi düşünebilmek çok önemli, sanatçının aldığım karara asla itiraz etmeyeceğine emin olmak gerekiyor. Sanatçının hayata bakışını ve felsefesini öğreninceye kadar, yani sanatçının hassasiyetlerini öğrenip onu iyi bir şekilde tanıyıncaya kadar geçen süre içerisindeki temsil etme durumu biraz zor.

“Bir konserin olmazsa olmaz temel gereksinimlerini bile temin etmeye çalışırken kurdeşen döküyoruz.”

Menajer olarak mekan ve organizasyonlarla ne tür sorunlar yaşıyorsunuz? Bu sorunların aşılması için tavsiyeleriniz neler?

Yaşadığımız en büyük sorunlar teknik ile ilgili, bir konserin olmazsa olmaz temel gereksinimlerini bile temin etmeye çalışırken kurdeşen döküyoruz Türkiye’de. Amacımız dinleyicilerimize iyi bir ses ve ışık sistemi ile düzgün sound’lu güzel konserler vermek. Grubun sound’unu tam olarak yansıtabilecek teknik gereksinimler çoğu zaman ekonomik kaygılarla karşılanmak istenmiyor, bir alt model öneriliyor bazen de. Yine ulaşım ve konaklamalarımızda talep ettiğimiz koşullar mekanlar ya da festival organizatörleri tarafından uzun telefon görüşmeleri ya da uzun toplantılar sonucunda kabul ediliyor. Bazen de festivallerdeki sahne alma sırası dert olabiliyor. Bu sorunların aşılması için tavsiyem, mekanlar ve organizatörler sanatçıların naifliğinin farkına varsın ve biraz daha az kazanmayı kabul etsin, şeklinde olabilir.

Sizinle tanışmak, çalışmak isteyen müzisyenler size nasıl ulaşabilirler?

Bana, imgeyapim@gmail.com adresinden ulaşabilir herkes.

Son olarak, temsil ettiğiniz sanatçılar dışında yerli sahneden son zamanlarda ilginizi çeken isimleri öğrenebilir miyiz?

Merve Çalkan, Canozan.

Serinin diğer röportajlarına buradan ulaşabilirsiniz.

Tags: , ,

İlginizi Çekebilir

Lin Pesto’dan yeni bir parça daha geldi
The Kites: “Komşuların hiçbiri rahatsız olmadı, sağ olsunlar”

Yazar

Bize Katıl!