BBI Yerli #112 | Longaz

BBI Yerli

Projenizin adı nedir?

Longaz

Projenizin başlangıç tarihi nedir?

25.02.2017

Hangi şehirde yaşıyorsunuz?

İzmir

Projenizde yer alan müzisyenler ve diğer katkı sağlayanlar kimler?

Çağdaş Onaran – Gitar, Vokal, Klavye
Mert Karaca – Bas Gitar, Klavye, Sampling
Kerem Can Dündar – Gitar
Anıl Atik – Davul, Perküsyon

Projenizde yer alan müzisyenlerin geçmişte veya devam eden başka projeleri var mı?

Çağdaş Fırsattan İstifade’de davul çaldı, Mert kendi çapında elektronik müzik yapıyordu/yapmakta, Kerem Portrait And The Dream, Cenk Esen Group, Banar Esen Dündar Trio’da çaldı/çalmakta, Anıl ise Kilink, The Away Days, Tampon ve daha birçok grup ile uzun süre sahne aldı.

Grubunuzun tarzı nedir?

Electronic, Indie, Pop, Dream Pop, Alternatif Pop

Projenize benzer müzik grupları/müzisyenler?

Radiohead, Slowdive, Alphaville, Nejat Alp

Bugüne kadar nerelerde sahne aldınız?

Epic Fair, Sofar Sounds (İstanbul/İzmir), ODTÜ MT Rock Şenliği, Volume Alsancak, İz Performans, Muaf Peyote

Sahne aldığınız mekanlarda “mental” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Eksikler: Backline yetersizliği, sanatçıyı ağırlamadaki sorunlar (kulis, rehberlik vs.), empati yetersizliği.
Artılar: Dinleyici ile buluşmak için önemli bir araç olması, şansımıza iyi sesçilere denk gelmemiz. 🙂

Sahne aldığınız mekanlarda “teknik” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Eksikler: Genel olarak yetersiz kalitede ekipman, iyi bir sesçiye rağmen kotarılamayan akustik.
Artılar: Beterin beteri var. 🙂

Organizasyonlara ilişkin eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdir?

Yeterince tanıtım yapılmaması/yapılamaması, genel olarak özensiz/özverisiz düzenlemeler gibi sorunlar mevcut fakat tabii ki güzel istisnalar da olabiliyor. 🙂

Daha önce festivallerde yer aldınız mı? Bu deneyimlerinizi kısaca anlatır mısınız?

Epic Fair ve ODTÜ MT Rock Şenliği’nde sahne aldık. Festival deneyimlerimiz, normalden daha büyük bir kitleye hitap edebilmek açısından bizi oldukça motive etti.

Konserlerinize gelen dinleyici kitleniz “genel olarak” kimlerden oluşuyor? Kitlenizin konserlerden sonraki tepkilerini genellikle neler oluyor?

Kitlemiz genelde kendi jenerasyonumuzdan insanlardan oluşuyor. Şimdiye kadar konser sonrası gayet olumlu tepkiler aldık.

Sahne aldığınız yerlerden bir ücret alıyor musunuz? Aldığınız ücrete ek olarak size sağlanan yan haklar nelerdir?

Tabii ki belli bir ücret alıyoruz. Ama rakamın gülünçlük oranı her konser rastgele değişiyor. Sağlanan yan haklar ise oldukça yetersiz. Ağırlanmaktan daha çok yük olduğumuzu hissettiğimiz oluyor zaman zaman. 🙂

Kayıtlarda veya sahnede kendi eserlerinizi mi yoksa uyarlama (cover) eserleri mi seslendiriyorsunuz?

Beste.

Yayınlanmış “albüm”, “kısa çalar”, “tekli”leriniz var mı?

2017 sonlarında Arkana Bakma isimli teklimizi, 2018 Mayıs ayında uzun gecikmeler ardından ilk kısaçalarımızı yayınladık. Alaska‘nın Viral 50’de 5. sıradan boy göstermesi ile kendimizi daha geniş bir kitlenin karşısında bulduk. Ardından Tantana Stüdyo’da Deniz Ağan ve Ozan Çanak sayesinde harika bir kayıt deneyimi sonucunda Tavşan‘ı yayınladık. Son olarak ise yeni kısaçaların müjdecisi olarak Üşüdüğünde‘yi dinleycilerimize sunduk.

Projenizde yer alan eserler “tasarım” olarak neyi ifade ediyor?

Müziğimizin tasarımı bizimle birlikte sürekli devinim halinde, epeyce değişken. Bazen sözler müziğin hissiyatını dolduracak şekilde yazılıyor, bazen ise tam tersi. Kolektif bir şekilde oluşturduğumuz bütünlüğü kesintisiz bir şekilde müziğimize aktarmaya çalışıyoruz. “Müziğimizde kesinlikle şu şekilde bir yaklaşım mevcut!” diyemeyiz fakat hissedilen belli bir atmosfer olduğuna inanıyoruz.

Uyarlama (cover) eserler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Uyarlayan grubun/sanatçının izlerini taşıyan bir cover ise tabii ki insanlara ulaşmakta önemli bir araç. Fakat grupların bir noktada risk alıp kendi bestelerini de insanlara sunması gerektiği kanısındayız.

Yayınlanmış veya yayınlamaya hazır kayıtlarınızı nerelerde gerçekleştirdiniz?

Tavşan’ı Tantana Stüdyo’da çok değerli Deniz Ağan ve Ozan Çanak ile kaydettik. Diğer tüm şarkılarımız davullar hariç ev ortamında düzenlendi ve kaydedildi.

Kayıt öncesi ve kayıt deneyimlerinizden bahseder misiniz?

Oldukça spontane gelişiyor aslında. Yazım süreçlerini ve kayıtları hep birlikte yapmaya özen gösteriyoruz. Genelde ev ortamı olduğu için daha rahat bir durumda oluyoruz. EP kayıt sürecinde her arada Arap Şükrü dinlemek gibi bir takıntımız vardı. Kendisini saygıyla anıyoruz.

Miks ve mastering için kimlerle çalışıyorsunuz?

Şimdiye kadar Ozan Çanak, Orçun Ayata, Yiğit Yeşildağ ve Bora Kumpasoğlu ile çalıştık. Hepsiyle çalışmaktan ayrı ayrı zevk aldık.

Provalarınız için kendinize ait bir çalışma ortamınız var mı? Çalışmalarınızı ne kadar sıklıkla sürdürüyorsunuz?

Bu aralar çalışma ortamımızı inşa etmekteyiz. Üretkenliğimizi oldukça olumlu etkileyeceğine inanıyoruz. Çalışmalarımızı ise mümkün olduğunca sık şekilde sürdürmeye çalışıyoruz.

Prova ve kayıt stüdyoları hakkında ne düşünüyorsunuz?

İstediğimiz duyumu almak konusunda epey sıkıntı çekiyoruz genelde. Çoğu Metal müziğe yönelik yapılandırılmasa çok daha iyi olacak. 🙂

Projenize ilişkin “olumlu” ve “olumsuz” bulduğunu şeyler nelerdir?

Kategorilerin sanatçıdan çok dinleyiciye yönelik olduğunu düşünerek hareket etmekteyiz. Tarz kaygımızın olmaması müziğimizi dinç ve dinamik tutmamızda, üretkenliğimizi sürdürmemizde çok önemli bir etken. Fakat eksisi ise kesin bir kitle yaratma konusunda bizi gerçekten zorlaması.

Kısa ve uzun vadeli hedefleriniz nelerdir?

Bir an önce yeni EP’mizin kayıtlarını tamamlayıp yayınlamak, ardından hiç olmadığı kadar dolu bir takvim ile etkinliklerde yer almak ve müziğimizi dinleyicilerimize daha efektif yollarla sunmak arzusundayız.

Müzik yarışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Katıldığınız bir müzik yarışması ve elde ettiğiniz bir derece var mı?

Müzik yarışmaları olmasa da çeşitli seçmelere katıldık. İlk denemelerimizden birinde “Ancak ölürken dinlenilebilecek bir müzik” yorumunu almıştık. Sağlık olsun. 🙂

Müzik basını (dijital ve basılı) hakkında ne düşünüyorsunuz?

Tabii ki önemli bir araç, fakat daha özenli çalışılması gerektiğini düşünüyoruz. Şimdiye kadar bizi destekleme nezaketinde bulunan (Bir Baba Indie başta olmak üzere) pek az basın aracı oldu. Umarız ileride (sadece bizim için değil, diğer müzisyen dostlarımız için de) yüzeyin altını eşeleyip daha geride kalmış gruplara şans veren, işini ince eleyip sık dokuyarak yapan bir müzik basını anlayışı ile karşılaşabiliriz.

Sırasıyla, dinleyici – mekanlar – organizatörler – müzisyenler ve diğer kişi/kişilerden beklentileriniz nelerdir?

Sanatın öznelliğinden dolayı dinleyiciler içlerinden geldiği gibi dinleyip, desteklemesini temenni etmekten başka bir şey söyleyemiyoruz. Fakat mekanlar teknik açıdan kendilerini geliştirsin, organizatörler maddi kaygıları ahlaki kaygıların önüne koymasın ve müzisyenler ne olursa olsun sevdikleri, yapmak istedikleri müzikleri icra etsinler istiyoruz.

Müzik dışında aktif olarak devam ettirdiğiniz mesleğiniz var mı? Devam eden rutin hayatınız ve müzik hayatınız arasındaki dengeyi kısaca anlatabilir misiniz?

Anıl hariç hepimiz öğrenciyiz. Çağdaş Kompozisyon, Mert İngilizce Öğretmenliği, Kerem Müzik okumakta. Anıl ise müzik ile iç içe çalışıyor. Rutin hayatımız ve müzik hayatımız sık sık çakışmakta. Çoğu zaman müzik hayatımızı sürdürebilmek için rutin hayatımızda ufak fedakarlıklar yapmak durumunda kalıyoruz.

Projenize ait sosyal medya hesapları nelerdir?

instagram.com/longazmusic

facebook.com/longazband

Dinleyiciler, mekanlar veya organizatörler size nerelerden ulaşabilir ve kiminle iletişime geçebilir?

longazband@gmail.com

Kendinize sormak istediğiniz bir soru var mı? Cevabıyla birlikte paylaşabilir misiniz?

Grup olarak şimdiye kadar aldığınız en iyi tavsiye neydi?

“Kimseden medet ummayın”
-Taner Yücel


Müzik grubunuzla Bir Baba Indie Yerli projesine katılmak için linkteki yazıyı okuyup detaylı bilgi alabilirsiniz.

https://www.birbabaindie.com/?p=7491

Tags: , , , , , , ,

İlginizi Çekebilir

Bir Baba Indie ile Başköşe #11 – Dolu Kadehi Ters Tut
Nine Inch Nails’in 1 Nisan şakası gerçek oldu

Yazar

Bize Katıl!