BBI Yerli #120 | Uzayzaman Yolcusu

BBI Yerli

Projenizin adı nedir?

Uzayzaman Yolcusu

Projenizin başlangıç tarihi nedir?

21.09.2016

Hangi şehirde yaşıyorsunuz?

İstanbul

Projenizde yer alan müzisyenler ve diğer katkı sağlayanlar kimler?

Birlikte çalıştığım birileri yok aslında. Müziğimde ne kadar süreci üstlenirsem, o kadar bana ait hissettiriyor.

Projenizde yer alan müzisyenlerin geçmişte veya devam eden başka projeleri var mı?

Kadıköy sokaklarında müzik yapmaya devam ediyorum. Zira sokak müziği kutsaldır.

Grubunuzun tarzı nedir?

Alternative Rock, Ambient, Country, Folk, Singer & Songwriter, Jazz, Blues, Soundtrack, Experimental

Projenize benzer müzik grupları/müzisyenler?

Syd Barrett, Bob Dylan, King Crimson, No Clear Mind, Air, Fink, Morphine.

Bugüne kadar nerelerde sahne aldınız?

Sokak, sokak, sokak. Çeşitli Taksim/Kadıköy mekanlarında da sahne aldım, fakat yeraltı etkinliklerinde barınmaktan daha çok zevk alıyorum.

Sahne aldığınız mekanlarda “mental” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Öncelikle şunu söyleyeyim, neredeyse doğru bulduğum hiçbir şey yoktu. Ücret konusuna değinmeyeceğim, içler acısı çünkü. Mesela en son konserim Kadıköy’de bir mekandaydı. Soundcheck almak için gittiğim mekanın görevlisi bana “Konsere girmek için bilet almalısınız.” dedi. Diyeceğim o ki, kimsenin birbirinden haberi dahi yok. Mekanlar, müzisyenlerin reklamını yapmamakla birlikte sahne alacak kişiyi bile tanımıyorlar. Şu dönemdeki mekan mentalitesini sadece geceyi dolduracak birini bulmak olduğunu düşünüyorum. 20 kişi demiştin, 18 kişi geldi muhabbetlerinden bahsetmiyorum bile.

Sahne aldığınız mekanlarda “teknik” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Şu ana kadar sahne aldığım mekanlarda hoşuma giden şeylerden birisi ışıklandırmaydı. Çünkü dinleyiciyle kurulan bağlantıyı destekleyen en önemli faktörlerden biri. Ne müzisyenin üstünde, ne de tam olarak dinleyenin üstünde. Denge önemli. Bir de kendinden distortion’lı monitörler, dinleyiciye uzak sahneler, bir an önce işim bitsin de gideyim diye çabalayan ses teknisyenleri de var tabii.

Organizasyonlara ilişkin eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdir?

Ben müzisyenin tanıtım yükünü sırtında taşımasını desteklemiyorum. Zira organizasyonlar bu yükü azaltmak için çok fazla çalışmıyorlar. Başka bir sorun ise bilet fiyatları. İnsanlar, sevdiği bir müzisyeni dinleyebilmek için maaş yatıracak konuma getirilmemeli bence.

Konserlerinize gelen dinleyici kitleniz “genel olarak” kimlerden oluşuyor? Kitlenizin konserlerden sonraki tepkilerini genellikle neler oluyor?

Dinleyici kitlesi oluşturmak bir müzisyen için değişik bir süreç aslında. Biraz müzisyenin elinde, biraz da tamamen kontrolünün dışında. Dinleyici kitlem genel olarak beni daha önce sokakta dinlemiş insanlar oluyor.

Sahne aldığınız yerlerden bir ücret alıyor musunuz? Aldığınız ücrete ek olarak size sağlanan yan haklar nelerdir?

Evet, alıyorum tabii. Bir günlük dolmuş ve sigara paramı karşılıyor. Komik. Konserimden sonra, sahnede içtiğim bir biranın parasını istemiş mekan biliyorum. Gerçekten, çok para mühim değil. Eğer haz alıyorsan. Fakat sömürme sistemi devreye girdiğinde, zaman hırsızlığı müzisyeni fazlasıyla zarara uğratıyor.

Kayıtlarda veya sahnede kendi eserlerinizi mi yoksa uyarlama (cover) eserleri mi seslendiriyorsunuz?

Beste, Uyarlama (cover)

Yayınlanmış “albüm”, “kısa çalar”, “tekli”leriniz var mı?

17 Mayıs tarihinde Sinekdoş isimli kısa çalarım, beraber çalışmaktan keyif aldığım OnAir etiketiyle tüm dijital platformlarda çıktı. Eski teklilerimin toplandığı bir kısa çalardı.

Projenizde yer alan eserler “tasarım” olarak neyi ifade ediyor?

Deneyselliğe önem veriyorum. Etrafımda ses çıkaran, çıkarmayan her varlığı kullanarak müziğime katmak hoşuma gidiyor.

Uyarlama (cover) eserler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Müzisyenin, kendi müziğine şans vermesi gerektiğini düşünüyorum. Risk önemlidir. Sadece tanınma isteğiyle, kendi hayatında dinlemekten zevk almadığı bir müziği uyarlama zihniyetini desteklemiyorum.

Yayınlanmış veya yayınlamaya hazır kayıtlarınızı nerelerde gerçekleştirdiniz?

Evde, mikrofonumun önünde gerçekleşiyor kayıt süreci.

Kayıt öncesi ve kayıt deneyimlerinizden bahseder misiniz?

Şarkılarımı işleme sürecim, kısa deneme yazıları yazmamla başlıyor. Ardından, yazdığım denemelerden beğendiğim kısımları seçip düzenliyorum. Üstüne o kelimeleri en güzel şekilde ifade edebilecek melodiyi buluyorum. Zaman dilimlerini kesiştiriyorum. Yazdığım bir kelimeyi, antik dilimlerin bir firavunuyla ya da bir piramit işçisiyle aynı anda söyleyebilmek, farklı boyutlara geçit açıyor. Müziğimde zaman, lineer işlemiyor.

Miks ve mastering için kimlerle çalışıyorsunuz?

Kendim yapmayı tercih ediyorum. Çünkü müziğimi en bana ait hissettiğim yöntem bu.

Provalarınız için kendinize ait bir çalışma ortamınız var mı? Çalışmalarınızı ne kadar sıklıkla sürdürüyorsunuz?

Sokak provalar ve her türlü hazırlık süreci için en uygun yerdir benim için. Belki günde iki saat, belki iki gün boyunca aralıksız.

Prova ve kayıt stüdyoları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Prova stüdyolarına harcanan para 1 yıl boyunca biriktirilirse, kendinizi daha rahat hissedebileceğiniz bir mini stüdyo kurulabileceğini düşünüyorum. Ne birileri size karışır, ne de kaç saat geçti diye düşünmenize gerek kalır.

Eserlerinizi hangi platformlarda yayınlıyorsunuz? Bu platformların eksileri ve artıları nelerdir?

70 farklı platformda yayınlandı son kısa çalarım. Fakat favorim Spotify olabilir. Çünkü müzisyen istediği an, istediği istatistiğe ulaşabiliyor.

Projenize ilişkin “olumlu” ve “olumsuz” bulduğunu şeyler nelerdir?

İnsanların müziğimde duydukları sesleri genişletmeliyim. Aslında ne kadar konsept bir proje gibi gözükse de, tamamen uzay temalı çalışmıyorum.

Kısa ve uzun vadeli hedefleriniz nelerdir?

Kısa vadede plansız bir akış yaratma düşüncesindeyim. Uzun vadede ise stadyum konserime hepinizi çağıracağım.

Müzik yarışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Katıldığınız bir müzik yarışması ve elde ettiğiniz bir derece var mı?

Karşıyım. Müzik yarışmalarının bir şov ürünü olduğunu unutmamak gerekiyor. Bence bir müzisyene, müziğe karışılmamalı. Risk alın, elbet bir şeyler gerçekleşecek.

Müzik basını (dijital ve basılı) hakkında ne düşünüyorsunuz?

Müzisyen iletişime geçmedikçe destekleyen gazete, site, dergi karşıma çıkmadı.
Bahsettiğim gibi, tanıtım müzisyene bir yük olmamalı. Müzisyen sözünü yazmalı, müziğini yapmalı.

Sırasıyla, dinleyici – mekanlar – organizatörler – müzisyenler ve diğer kişi/kişilerden beklentileriniz nelerdir?

Şu dönemdeki sistemden beklentim, algılarını değiştirmeleri üzerinedir. Eğlence görecelidir. İnsanların dinlediklerini şekillendirmeye çalışmak yerine, onlara istediklerini sunmalı mekanlar. Dinleyicilerden beklentim ise, bir şeyi paylaşmanın kutsallığını gözlemlemeleridir.

Müzik dışında aktif olarak devam ettirdiğiniz mesleğiniz var mı? Devam eden rutin hayatınız ve müzik hayatınız arasındaki dengeyi kısaca anlatabilir misiniz?

İşletmeciyim müzik dışında, ama “işletmeci” hayatıma da dahil müzik. Arasındaki dengesizlikten doğan tatlı bir denge oluştu aslında.

Projenize ait sosyal medya hesapları nelerdir?

youtube.com/c/UzayzamanYolcusu

soundcloud.com/uzayzamanyolcusu

open.spotify.com/artist/24EuPBkB28TuBwMFUMWHsW

itunes.apple.com/artist/uzayzaman-yolcusu/id1209058057

instagram.com/uzayzamanyolcusu

facebook.com/uzayzamanyolcusuu

Dinleyiciler, mekanlar veya organizatörler size nerelerden ulaşabilir ve kiminle iletişime geçebilir?

Tüm sosyal medya hesaplarımdan benimle iletişime geçebilirler. Mektup da olur tabii.


Müzik grubunuzla Bir Baba Indie Yerli projesine katılmak için linkteki yazıyı okuyup detaylı bilgi alabilirsiniz.

https://www.birbabaindie.com/?p=7491

Tags: , , , , ,

İlginizi Çekebilir

Emre Akbay’ın ilk uzunçaları “Düş Kuşu” yayında
Yeni Pixies albümü “Beneath the Eyrie”den ilk parça yayında

Yazar

Bize Katıl!