Bu hafta biraz eskiye, adını limitlerini kullanmaya zorlayan bilgisayar komutundan alan bir diziye gidiyoruz: Halt and Catch Fire
Bir önceki Pantheon yazısında Scoot McNairy’e özel atıfta bulunmamı sağlayan AMC yapımı Halt and Catch Fire 2014 yılında ilk bölümü ile bizlere kendini tanıttı ve 4 sezonluk bir ömrü oldu. Christopher Cantwell ve Christopher C. Rogers yapımı olan dizi 1980’lerde geçiyor. Bilgisayar devrimi ile başlayan süreç zamanla internet devrimine de dokunuyor. Kendi halinde olan Teksas merkezli bir bilgisayar firması olan Cardiff Electric’i merkezine alarak başlıyor dizi. Lee Pace’in canlandırdığı ve eski bir IBM çalışanı olan Joe MacMillan’ın CE’de işe başlıyor ve olaylar da kopuyor. Hırslı ve sivrilmeye çalışan Joe, şirkette yeteneklerini beğendiği Scoot McNairy’nin canlandırdığı Gordon Clark ile devrim niteliğinde çalışmalar yapmaya başlıyor. Dizinin adının hakkını verdiği komut işleme konulmuş oluyor, çünkü Joe’nun vizyonu ile artık hiç bir şey eskisi gibi olmuyor.
Dizinin diğer ana karakterleri ise; üviversite terk ama doğuştan yeteneği olan ve Joe’nun dikkatini çeken ve CE’de işe alınan Mackenzie Davis’in canlandırdığı Cameron Howe, Gordon Clark’ın eşi ve eski yazılımcı ama evde çocuklarına bakan Kerry Bishe’nin canlandırdığı Donna Clark ve CE’nin yöneticisi Toby Huss’un canlandırdığı John Bosworth. Aslında mevzu bu karakterlerin hayatlarının bir noktada kesişmesi üzerine hikaye. Olay bilgisayar yapımından başlıyor ve isyana kadar gidiyor. Çok fazla spoiler vermeme adına yine detaya girmek istemiyorum. İpucu olarak söyleyebilirim Donna Clark piyasaya sağlam dönüyor.
Yazılımcılık üzerinden başarı hikayelerini ve bu hikayelerin de 80’lerde geçenini seviyorsanız dizi sizlik diyebilirim. Benim için bir kaç tane anekdot baya keyifliydi. Super Mario’nun evlere ilk girişine şahit olmak, world wide webin halka ilk inişi hatta bu fikrin büyüsü, ortaya atılışı, üstüne de kullanılmaya başlanması ve ilk online oyun denemeleri dizinin temelinde yer alıyor. Ama benim için en romantik an COMDEX’te geçen bir diyalogda Adobe’nin Photoshop diye yeni cool bir ürün çıkarttığının bilgisiydi. Biraz geçmişe yolculukla duygusallık da yaşatıyor.
Dizinin bir güzelliği de introsu ve müzikleri.
Normalde dizilerde introları geçerim ama Halt and Catch Fire’da bunu hiç yapamadım. Tam diziye uygun, yazılımın sesi olsa bu olurdu kafası tam. Ayrıca dönem şarkılarının da arada çalması ve cuk oturması da keyif verici.
Kişisel olarak çok bağlandığım, kendimden çok şey bulduğum, duygusal olarak da dokunan bir dizi. En sevdiğim dizilerden biri, o yüzden de şiddetle tavsiye ederim. 🙂
1 Dizi 1 Albüm serisinin diğer yazılarına buradan ulaşabilirsiniz.
