BBI Yerli #118 | HEND

BBI Yerli

Projenizin adı nedir?

Hend

Projenizin başlangıç tarihi nedir?

05.04.2019

Hangi şehirde yaşıyorsunuz?

İstanbul / Ankara

Projenizde yer alan müzisyenler ve diğer katkı sağlayanlar kimler?

Klavye/Gitar/Vokal : Erkin SAĞSEN

Davul 1: Tarık Can SÜRMEN

Davul 2 : Haluk Fırat ÖZDEMİR

Projenizde yer alan müzisyenlerin geçmişte veya devam eden başka projeleri var mı?

Erkin SAĞSEN: Motto, Öfkeli Kalabalık, Son Feci Bisiklet

Tarık Can SÜRMEN: Motto, Alarga, Öfkeli Kalabalık, Son Feci Bisiklet

Haluk Fırat ÖZDEMİR: Aga Bando, Nadas

Grubunuzun tarzı nedir?

Electronic, Hip hop, Indie

Projenize benzer müzik grupları/müzisyenler?

Gorillaz, Mac Miller, Anderson Paak, Nubiyan Twist, RJD2, Does It Offend You Yeah?, Nick Murphy / Chet Faker, Bob Moses, The Prodigy, Vulfpeck vs.

Bugüne kadar nerelerde sahne aldınız?

Hend olarak henüz sahne alma fırsatımız olmadı.

Sahne aldığınız mekanlarda “mental” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Eksiklikler: Vizyon (az sayıda mekan hariç)
Artıları: Az sayıda mekan. 🙂

Sahne aldığınız mekanlarda “teknik” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Eksiklikler: Sahne ekipmanlarının yetersizliği, bazı mekanlarda sahnenin gerekli ölçüm ve hesaplamalar yapılmadan kurulması sonucu mekanın içerisinde tatmin edici bir sound elde edilememesi ve ses mühendisi arkadaşların kıvranması, kulislerin ve sahnenin bakımsızlığı vs.

Artıları: Bazı mekanlar, özellikle büyükşehirdekiler, yukarıda sayılanların aksine davranarak gerçekten her ayrıntıya dikkat etmeye çalışıyor, onların hakkını vermek gerek.

Organizasyonlara ilişkin eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdir?

Ülkemizde çok fazla festival ve organizasyon olmasına rağmen; gerek teknik gerek içerik açısından dünya standartlarına yakın çok az festival ve organizasyon var. Tek tek eksiklikler uzun bir liste, herkesin elinden geleni yapmaya çalıştığını umuyoruz; umut fakirin ekmeği…

Daha önce festivallerde yer aldınız mı? Bu deneyimlerinizi kısaca anlatır mısınız?

Diğer gruplarımızla yer aldığımız festival tecrübelerinden yola çıkarak bir seviyede bir sistem oturtulmuş diyebiliriz; ancak belli başlı festivaller dışında dünyadaki marka festivallerin, o ruhunu yakalayamıyoruz. Mesela bir festivalin çok benzer sanatçıların katılımıyla, çok fazla şehirde, aynısı yapılıyor. Bu aynen her ilde üniversite açmaya benzer. Başta iyi bir durum gibi gözükse de aslında içeriğe zarar verir. Dünyada marka bir festival örneğin Barcelona’da yapılır bir ay sonra aynı festivali Pamplona’da yapmazlar. Festival kurulduğu şehre insan çeker. Biraz büyük çaplı bir organizasyonsa dünyanın her yerinden insanlar o şehre gelir ve festival süresi boyunca bütün şehir partiler. Müzik festivallerinin insanları bir araya getirmek için bir araç olduğunu düşünüyoruz; daha azı değil…

Aynı festivalin heryerde olması ister istemez işin kalitesini düşürür. Herşeyiyle tam bir festival yerine herşeyiyle idare eder festivallerle idare eder hale geliyoruz. Bu festival çılgınlığı içerisindeki gülümseten olay ise bu festivallere insanların gitmesi. İnsana “siktir et ya çalın da eğlenelim işte” hissi veriyor.

Hiç festivale çıkmamış gruplara da şarkı yapmalarını, üretmelerini tavsiye edebiliriz; keza Hend olarak biz de hiç çıkmadık öyle yapıyoruz…

Konserlerinize gelen dinleyici kitleniz “genel olarak” kimlerden oluşuyor? Kitlenizin konserlerden sonraki tepkilerini genellikle neler oluyor?

Bu sorunun cevabını lansman konserimizden sonra konuşalım. 🙂

Sahne aldığınız yerlerden bir ücret alıyor musunuz? Aldığınız ücrete ek olarak size sağlanan yan haklar nelerdir?

Hiçbir müzisyenin bu işe sadece para kazanmak için girmediğini hepimiz biliyoruz; ancak hayatını idame ettirmek adına bir noktada para sorunuyla karşılaşılıyor. Belli başlı gruplar haricinde mekanlardan alınan miktarlar gerçekten komik. Bu durum müzisyenleri gruplarını dağıtmaya ve başka mesleklerle uğraşmaya itiyor. Bu noktada da eleştiri konseptinden çıkmamak adına, duruyoruz.

Kayıtlarda veya sahnede kendi eserlerinizi mi yoksa uyarlama (cover) eserleri mi seslendiriyorsunuz?

Beste, Uyarlama (cover)

Yayınlanmış “albüm”, “kısa çalar”, “tekli”leriniz var mı?

Bu sene Nisan ayında “partbir” adında 4 şarkılık bir ep yayınladık. Bunun ikinci partı da yolda. “partbir”in özel bir hikayesi yok, beste hep yapardım bu sefer yayınlamaya karar verdim. Sağolsun sevgili Tarık Can ve Haluk Fırat yükselince şarkılara bir grup oluşturduk. Çalışmalara devam ediyoruz ve devam eden süreçte canlı kayıtlar, klipler yayınlamaya çalışacağız. Canlı dinlemek isteyen olursa da birkaç konser ayarlamayı düşünüyoruz…

Projenizde yer alan eserler “tasarım” olarak neyi ifade ediyor?

Grubu en azından şimdilik canlı için iki davul ve vokal olarak tasarladık. Bir davulcu beat’leri bir davulcu akustik davulu çalıyor. İki davulun birleşmesiyle ortaya çıkan kompozisyonlar üzerine kurulu, gitarla keşfedilmiş rifflerin ve melodilerin, synthesizerlara uyarlanmasıyla ortaya çıkmış bir soundumuz var. Deniyoruz işte bişeyler…

Uyarlama (cover) eserler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Uyarlama eserler çalmak, kendi şarkılarına dikkat çekmek için önemli bir araç; ancak herkesin bu yüzden uyarlama yapmadığı çok açık. Çok sevdiğin bir sanatçının şarkılarını söyleyebilmek, çalabilmek eğlencelidir. Özellikle eski sanatçılardan uyarlama yapmak eğer iyi yapılıyorsa, eski şarkıların değerini hatırlatır. Aslında samimi ve içten yapılan hiçbir işin sırıtmayacağını düşünüyorum.

Yayınlanmış veya yayınlamaya hazır kayıtlarınızı nerelerde gerçekleştirdiniz?

Hepsini evde kendi küçük çaplı stüdyomda yaptım.

Kayıt öncesi ve kayıt deneyimlerinizden bahseder misiniz?

🙂 Miami’de okyanus manzaralı stüdyomda 1 hafta durmadan çalışıyorum, sonra uyanıp inşaat manzaralı evimde şarkıları son haline getiriyorum.

Miks ve mastering için kimlerle çalışıyorsunuz?

Miksleri kayıtları evimde kendi imkanlarımla yapıyorum. Son Feci Bisiklet ve Öfkeli Kalabalık ile çalıştığımız Tahsin Güngör Aktürk sağolsun mikslere ve masteringlere yardım ediyor. Tabi ki profesyonel stüdyolarda sound açısından çok daha tatmin edici sonuçlar alabiliyorsun; fakat benim gibi kararsız insanlar için evde kendi imkanınla yapmak çok daha rahat oluyor.

Provalarınız için kendinize ait bir çalışma ortamınız var mı? Çalışmalarınızı ne kadar sıklıkla sürdürüyorsunuz?

Şimdilik hazır stüdyolardan faydalanıyoruz. Çalışmalarımızı boş vakitlerimizde yapmaya çalışıyoruz fazla acelemiz yok.

Prova ve kayıt stüdyoları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Prova ve kayıt stüdyosu açmak, işletmek çok maliyetli bir iş olduğundan bunu ekonomik gücüyle doğru orantılı olarak çok iyi yapan da var çok kötü yapan da… Yani rock albümü kaydında da, Ankaralı türkücü kaydında da bulunmuş biri olarak gözlemlerimden bu işi iyi yapmak isteyenlerin vizyonlarının yanında çok parası olması gerektiğini anladım. Bu durumda da elimizdekilerle yetiniyoruz diyelim.

Eserlerinizi hangi platformlarda yayınlıyorsunuz? Bu platformların eksileri ve artıları nelerdir?

Biz distrokid bağımsız dijital dağıtım şirketi aracılığıyla Spotify ve iTunes gibi birçok dijital platformda yayınlıyoruz şarkılarımızı. YouTube’da sadece albüm kapağıyla yayınlamak istediğimizden bütün şarkıları koymadık. Hemen hemen yayınladığımız yayınlayacağımız bütün şarkılara video hazırlama niyetimiz var. Bütün platformlardan memnunuz aslında. Eksileri elbette vardır ama hâlâ gelişim sürecindeki uygulamalar bunlar. Hiç olmasalardı bağımsız müzisyenlerin başı dertteydi biraz.

Projenize ilişkin “olumlu” ve “olumsuz” bulduğunu şeyler nelerdir?

Bunu dinleyen kişilerden duymak isteriz. Elimizden, içimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.

Kısa ve uzun vadeli hedefleriniz nelerdir?

Bu projeyi kafamda oluştururken çok fazla hedef belirlemedim. Kendi başıma bişeyler denemek istedim. Sağolsun diğer sanatçı arkadaşlarım da dahil olmak istediler. Herkesin kendi alanında bir şeyler deneyebileceği bağımsız bir alan yarattım istemeden. Bu durum bu minvalde kaldığı sürece yeni bir hedefimiz yok sanırım. Takılıyoruz işte.

Müzik yarışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Katıldığınız bir müzik yarışması ve elde ettiğiniz bir derece var mı?

Yarışmalar yeni grupların isimlerini duyurmaları için gerekli platformlar; ancak bunların bir yarışmadansa bir festival havasında geçmesi taraftarıyız. Roxy, Be the Band, Battle of Bands ve liseler arası yarışmalarda bulunduk. Sadece sevgili Tarık Can ile Motto grubumuzla Battle of Bands birincisi olmuştuk.

Müzik basını (dijital ve basılı) hakkında ne düşünüyorsunuz?

Eskiye oranla özellikle dijital platformlardaki girişim bizi memnun ediyor. Bu girişimin daha da fazla olması gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle dijital basın bağımsız sanatçılar için çok önemli.

Sırasıyla, dinleyici – mekanlar – organizatörler – müzisyenler ve diğer kişi/kişilerden beklentileriniz nelerdir?

Aslında kimsenin kimseden beklentisi olmaz ve herkes kendi işini doğru düzgün yapabilirse zaten resim tamamlanıyor. Bu konseptte kim nasıl istiyorsa öyle davranabilir; kendi üstüne düşeni yaptıktan sonra… Dinleyicilere de arkaya yaslanıp dinlemek kalıyor.

Müzik dışında aktif olarak devam ettirdiğiniz mesleğiniz var mı? Devam eden rutin hayatınız ve müzik hayatınız arasındaki dengeyi kısaca anlatabilir misiniz?

Başka bir meslekle uğraşmıyoruz. Çok monoton ve rutin bir hayatımız olamadığından ikisi arasındaki denge kendiliğinden oluşuyor.

Projenize ait sosyal medya hesapları nelerdir?

twitter.com/hendmusic_
instagram.com/hendmusic_
youtube.com/channel/hend
open.spotify.com/artist/hend

Şu ortak linkten bütün sosyal medya hesaplarımıza ulaşabilirsiniz : https://ampl.ink/goZkp

Dinleyiciler, mekanlar veya organizatörler size nerelerden ulaşabilir ve kiminle iletişime geçebilir?

Bütün sosyal medya hesaplarımız vasıtasıyla iletişime geçebilir; ayrıca hendcontact@gmail.com adresine mail atabilirler.


Müzik grubunuzla Bir Baba Indie Yerli projesine katılmak için linkteki yazıyı okuyup detaylı bilgi alabilirsiniz.

https://www.birbabaindie.com/?p=7491

Tags: , , , , , ,

İlginizi Çekebilir

Yeni Vampire Weekend albümünden video: “This Life”
Yeni The Raconteurs şarkısını dinlediniz mi?

Yazar

Bize Katıl!