BBI Yerli #111 | Cinojunior

BBI Yerli

Projenizin adı nedir?

Cinojunior

Projenizin başlangıç tarihi nedir?

17.02.2008

Hangi şehirde yaşıyorsunuz?

Mersin

Projenizde yer alan müzisyenler ve diğer katkı sağlayanlar kimler?

Genelde tek başıma projeler ürettiğim için sürekli olarak katkı sağlayanlar olmasa da, gerektiğinde her zaman yardımıma hızır gibi yetişecek olan isimleri belirtmek istiyorum.

Arda Işık – Kayıt, miks ve mastering
Ekin Deniz Kaya – Sanat, grafik ve tüm renkler
Sipan Biçerman – Bas, elektrik gitar
Onurcan Mudun – Prodüktor, kayıt, miks ve mastering
Aslı Alpar – Sanat, grafik ve her türlü çizgi
Abdurrahman Tarıkçı – Bas, miks ve mastering
Cinojunior – Prodüktör, ses mühendisi ve gerekli olan tüm enstrümanlar

Projenizde yer alan müzisyenlerin geçmişte veya devam eden başka projeleri var mı?

Kısaca bahsetmek gerekirse; Aslı ”Kafa” dergisinde yazar çizer.

Ekin hem grafik işlerinde hemde dijital art işlerinde oldukça başarili bir isim. (Behance profilinde çalıştığı isimleri görebilirsiniz.)

Sipan için, bir çok eserde, sahnede bas ve elektrik gitar çalmış gizli kahraman diyebiliriz. Çünkü o sadece hissiyatını çalar, hangi şartlar altında çaldığının bir önemi yoktur, hissetsin yeter ki.

Onur ve Arda tanıdığım iyi ses mühendislerinden. Hali hazırda Onur sahne tonmaister’lığı yapmakta, Arda ise kayıt ve miks mühendisliğine devam ediyor.

Abdurrahman Tarıkçı’dan bahsetsek kitap olur galiba. Hem mental hem müzikal, hem de birey olarak ornek aldığım yegane kişidir. Kendisi ses mühendisi, akademisyen ve müzisyendir. Çaldığı, çalıştığı isimler saymakla bitmez. (ilgisini çeken varsa sayfa sayfa araştırabilir. ) Halen çaldığı gruplar; 5 Quartet, MaviSiyah, Yağmur Öncesi, Maqam Roads.

Grubunuzun tarzı nedir?

Ambient, Electronic, Dub, Beat, Ethnic

Projenize benzer müzik grupları/müzisyenler?

MOE, High Tone, Komadub, Muslimgauze

Bugüne kadar nerelerde sahne aldınız?

Önceleri rap adına bir çok sahnede yer alsamda, su anda yaptığım müziğin sahnesini alma fırsatı bulmuş değilim.

Sahne aldığınız mekanlarda “mental” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Şunu belirtmekte fayda var: son günlerde sanatçılarımıza -özelikle İstanbul’da- sözlü ve psikolojik olarak ağır hakaretlerin arttığını görüyorum. Bunun tamamen sanatçının iyi niyetinden kaynaklandığını düşünüyorum. Mekan sahipleri ”bana muhtaçsın” algısı yaratıyor. Halbuki sanatını sunmak isteyene her yer sahnedir. Sanatçı, sokakta hedef kitleyi daha iyi yakalar neticede. O yüzden mekan sahiplerini eğlence adi altındaki kirli kafa yapılarını düzeltmeye ve saygili olmaya davet ediyorum. Gözünüzde dolar işareti olarak çıkan sanatçılara insan gözüyle bakmayı deneyin demek istiyorum.

Sahne aldığınız mekanlarda “teknik” olarak eksik veya doğru bulduğunuz şeyler nelerdi?

Sahne tonmaister’larını artık rahat bırakın! Onların işi konser sonrası ortalığı temizlemek veya ışık ayarlarını yapmak değil. Burada bir davul kick’inin değişmesi için patlaması gerekmiyor. Ne şartlar ve dakikalar altında soundcheck yapılıyor… Sahneye sadece para gözüyle bakan işletmecilerin ucuz akustik düzenlemelerini saymak istemiyorum bile. Çünkü bu sorunlar müzisyenin kalitesini neredeyse yarılıyor. Bu durumdan maalesef iki tarafta memnuniyetsiz.

Sahnesi ve ekipmanı tam takır olan mekanlarımızın nabza göre sanatçı çıkarmasına sadece gülüyorum. İki tarafta pr ve maddi açıdan yaklaştığı sürece mekan ve sahne sahipleri hakkında artı şeyler düşünemeyeceğim.

Sahne aldığınız yerlerden bir ücret alıyor musunuz? Aldığınız ücrete ek olarak size sağlanan yan haklar nelerdir?

Sahne ücretlerinin sanatçının emeğinden çok popülerliğine göre verildiğini düşünüyorum. Ücret alma konusunda daha kolektif çalışmayı tercih ederim. Sanatçının, temel ihtiyaçlarını karşılayacağı sekilde bir ücret talep etmesi benim için en uygun yol diyebilirim.

Kayıtlarda veya sahnede kendi eserlerinizi mi yoksa uyarlama (cover) eserleri mi seslendiriyorsunuz?

Beste.

Yayınlanmış “albüm”, “kısa çalar”, “tekli”leriniz var mı?

2018 yılının aralık ayında ”Kollektive Leben” adında üç eserlik maxi single yayınladım. Albüm isminin Almanca olması daha evrensel islere imza atmak istediğimden kaynaklı. İçindeki eserlere, ”gözlerin tamamen kapatılıp hikayeye dahil olmaktan geçen bir macera” diyebiliriz.

Projenizde yer alan eserler “tasarım” olarak neyi ifade ediyor?

Herhangi bir kalıba ve tarza bağlı kalmaksızın elektronik, ambient ve ethnic tınılar oluşturmayı hedefliyorum. Buna bağlı kalarak içinde Dub ve Beat kalıntıları duymak her zaman mümkün olacak. Doğaçlamaların ve tarzların esnekliği uzerine müzik yapmak, yorumlamak, kalıplara sokulan her tarz müzikten bir adım daha önde. O yüzden müziğimin bir tarza sokulmasına izin vermeyeceğim. Buna bağlı olarak müziğimde her türlü ögeyi iç içe kullanabilirim. Yayınladığım ve yayınlayacağım albümlerimde de, birden fazla tarzı harmanlanmış olarak görebileceksiniz.

Uyarlama (cover) eserler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Özüne bağlı ve formu bozmadan farklı sound’lar ortaya çıkardıktan sonra bir sıkıntı görmüyorum. Yalnız bazı eserlerin cover’ı gerçekten o ruha erişemiyor. Bu da cover yapılacak eserin birebir aynısını yapma isteğinden kaynaklanıyor galiba. Senin yaptığının on kat daha güzeli var zaten, neden aynısını bir daha yapasın ki?

Yayınlanmış veya yayınlamaya hazır kayıtlarınızı nerelerde gerçekleştirdiniz?

Herseyi kendi evimde üretip sunuyorum.

Kayıt öncesi ve kayıt deneyimlerinizden bahseder misiniz?

Kendimi yeteri kadar materyal toplamış hissettiğim anda esere baslamak icin kapanırım. Bu çok zaman da alsa, üretim surecini kendimi şartlandırmadan bitirmeye gayret ediyorum. Yeter ki o hissiyatı dışa aktarabileyim, bu çok onemli.

Miks ve mastering için kimlerle çalışıyorsunuz?

Ses mühendisi olduğum icin tüm miks ve mastering işlerini kendim hallediyorum. Lakin çoğu zaman kolektif çalışmayı sevdiğim için, projede iş bolümleri yapıp, ilgili kişilerle iletişim kuruyorum.

(Bkz: Projenizde yer alan müzisyenler ve diğer katkı sağlayanlar kimler?)

Provalarınız için kendinize ait bir çalışma ortamınız var mı? Çalışmalarınızı ne kadar sıklıkla sürdürüyorsunuz?

İşimi severek yapıyorum, o yüzden her gün müzikle iç içeyim. Bazen sadece miks ve mastering işlerini hallediyor, bazen de üretim moduna geçip kapatıyorum kendimi.

Eserlerinizi hangi platformlarda yayınlıyorsunuz? Bu platformların eksileri ve artıları nelerdir?

Yayınlayabildiğim ve yayabildiğim tüm platformlarda yayınlamaya çalışıyorum. (Spotify, iTunes, Deezer, Soundcloud, Youtube, Bandcamp etc.)
Hepsi de müziğimi daha evrensel yapmak icin aracı görevi görüyor. Bunların eksi yönleri olduğunu düşünmüyorum, sonuçta bir çoğu müziğimi ücretsiz yayınlama imkanı sunuyor. Lakin ben biraz arşiv fetişisti olduğum için, eserleri az sayıda cd olarak bastırıp eşe dosta dağıtmayı ihmal etmiyorum. 😀

Projenize ilişkin “olumlu” ve “olumsuz” bulduğunu şeyler nelerdir?

Olumlu: İçimden gelen ve kuralsız müzik yaptığım için, hissiyatını yakaladığım herkesi müziğime çekiyorum. Bağımsız olması ve plak şirketlerine tenezzül etmemem de cabası.

Olumsuz: Dinleyici ile tek iletişim yerimin internet olması beni uzuyor. Çünkü hedef kitle ile birebir elektriklenme çok onemli. Gereken tek şey sahne almak. Bunun dışında üretim sürecinde, yetersiz ekipmanın müziğimi iyileştirmede sorun teşkil etmesi bir diğer olumsuz durum diyebiliriz.

Kısa ve uzun vadeli hedefleriniz nelerdir?

Kısa bir zaman sonra ”Enter the Deep’ isimli ikinci albümümü tüm dijital platformlardan çıkartacağım.
Uzun vadeli olarak hedeflerimden birisi de, uzun çalar bir albüm yapmak ve plak formatında yayınlamak.

Müzik basını (dijital ve basılı) hakkında ne düşünüyorsunuz?

Yeraltına ve alternatif seslere daha çok destek vermeleri gerekir diye düşünüyorum. Overrated işlerle nereye kadar gider bu gemi bilinmez.

Sırasıyla, dinleyici – mekanlar – organizatörler – müzisyenler ve diğer kişi/kişilerden beklentileriniz nelerdir?

Dinleyicinin nitelikli ve çabuk tüketmeyen olması çok önemli. Bunu gören mekan sahipleri ve organizatörler seçici davranarak arz talep üzerine isimler ile anlaşma yapacaktır. Yalnız… Müzisyenler arz talep uzerine müzik yapmasın. Kitleler ne istiyorsa onu vermesin. Sanatçı kendi hissiyatına saygı duyarsa, herkes de her şeyi tüketmez. İhtiyacın olanı al, gerisi bırak ihtiyacı olanlara kalsın.

Müzik dışında aktif olarak devam ettirdiğiniz mesleğiniz var mı? Devam eden rutin hayatınız ve müzik hayatınız arasındaki dengeyi kısaca anlatabilir misiniz?

Ses mühendisliği yaptığım için müzikle sürekli iç içeyim. O yüzden müzikle arasında bir denge problemi olmuyor, aksine birbirlerine tamamlayıcı oluyorlar.

Projenize ait sosyal medya hesapları nelerdir?

Soundcloud: https://soundcloud.com/cinojunior
Spotify: https://open.spotify.com/artist/2b6V3b1EqsfoD4xfzhblvj
Bandcamp: https://cinojunior.bandcamp.com
Youtube: https://www.youtube.com/c/skylabmusicakollektiv
Twitter: https://twitter.com/cinojunior
Instagram: https://www.instagram.com/cinojunior
Mail: cinojunior@gmail.com

Dinleyiciler, mekanlar veya organizatörler size nerelerden ulaşabilir ve kiminle iletişime geçebilir?

Sosyal medya ve mail adresi üzerinden direkt bana ulaşılabilir.

Kendinize sormak istediğiniz bir soru var mı? Cevabıyla birlikte paylaşabilir misiniz?

Soru: Neden bu müziği yapıyorsun?
Cevap: Bunu hissettiğim için.


Müzik grubunuzla Bir Baba Indie Yerli projesine katılmak için linkteki yazıyı okuyup detaylı bilgi alabilirsiniz.

https://www.birbabaindie.com/?p=7491

Tags: , , , , , , , , , , , , , ,

İlginizi Çekebilir

What Does The Fox Say
La Casa De Papel’in 3. sezon yayın tarihi belli oldu

Yazar

Bize Katıl!