2010’lardan Albümler #19

Albüm İncelemeleri

Modern Müzik Tarihinden 250 Albüm kitabıyla 19. yüzyıl sonundan günümüze kadar gelen süreçte modern müziğin öyküsünü, albümlerden örneklerle okuyucuya sunan müzisyen ve müzik yazarı Mustafa Şardan, 2010-2019 yılları arasında yayınlanmış hip-hop’tan punk’a, elektronikten indie’ye farklı türleri içinde barındıran, unutulmayan albümleri birbabaindie.com okuyucuları için derliyor.

Her çarşamba, 2010’lardan Albümler ismiyle yayınlanan seride ilk albüm incelemesi 2010-2015, ikinci inceleme ise 2015-2019 yılları arasında yayınlanmış albümler arasından seçiliyor.


FIONA APPLE  – THE IDLER WHEEL IS WISER THAN THE DRIVER OF THE SCREW AND WHIPPING CORDS WILL SERVE YOU MORE THAN ROPES WILL EVER DO (18 HAZİRAN 2012)

Albüm kapak çalışması: Fiona Apple’a aittir1. 

Fiona Apple’ın 2005 tarihli albümü Extraordinary Machine’den sonraki albümü The Idler Wheel… düşünülenin aksine sanatçının en uzun isme sahip albümü değil. 99 tarihli, ismi 90 kelimelik When the Pawn… albümü en uzun isme sahip albüm başlığında Guinness Rekoru’nu elinde bulunduruyor2. Apple ikinci kez uzun isme sahip albüm çıkarmasını basitçe şöyle açıklıyor: “I put out another long title because that’s what the title’s supposed to be”3.

Sanatçının çıkardığı albümler arasında uzun yıllar olması zaman ve kariyer baskısı hissetmeden canı istediği zaman müzik yapmasından kaynaklanıyor. Her albümünün başarılı olmasındaki önemli etkenlerden biri bu bana göre ve bu sefer The Idler Wheel… ile başarısının doruk noktasını sunuyor. Fısıldamalardan kükremelere Apple’ın muhteşem vokalinden çıkan kişisel yaşamına dair kara sözler piyano ve perküsyonun yarattığı tiyatral ve değişken havayla olağanüstü denge oluşturuyor. Charley Drayton ortaklığıyla ve titizlikle oluşturulan piyano ve perküsyon birlikteliği şu ana kadar kulaklarımın duyduğu en etkileyici enstrüman ikililerinden. Esasen Fiona Apple sesini o kadar profesyonelce ve hayranlık uyandıran şekilde kullanıyor ki belki de enstrüman üçlemesi demeliyim. Sözlerindeki gün batımından sonraya kalmış ruh halini ise 2012 yılında yapılmış bir röportajındaki fikirlerinde buluyorum: “Aklım ilk olarak trajediye gidiyor. Bence bu herkes için böyle. Bu yüzden burdayız ve insanlık hayatta kaldı. Atalarımız her zaman olabileceğin en kötüsünü düşündüğü için biz hala hayattayız4.”

Fiona Apple’ın düşünceleri kadar müzisyenliği de orijinal. Bunu en fazla hissettiğim albüm, sırf vokalle paslaşan piyanosunu dinlemek için bile mantıklı bir tercih. Tabii ki sadece vokalle paslaşmıyor, çocuğunu bilinçli şekilde yetiştiren ve yönlendiren bir ebeveyn gibi albümün en etkin karakter belirleyicisi.

Referanslar:

1. https://www.discogs.com/Fiona-Apple-The-Idler-Wheel-Is-Wiser-Than-The-Driver-Of-The-Screw-And-Whipping-Cords-Will-Serve-You-/release/3669104

2. https://www.nme.com/news/music/fiona-apple-12-1274988

3. https://www.nytimes.com/2012/06/03/arts/music/fiona-apples-new-album-the-idler-wheel.html

4. https://www.interviewmagazine.com/music/fiona-apple-1


ISLANDMAN – REST IN SPACE (12 OCAK 2018)

Albüm kapak çalışması: Grup üyelerinden Eralp Güven’e aittir1.

Eklektik kelimesini kullanmak bir dönem çok modaydı ve ardından klişeleşerek itici ve insanların içini doldurmadan kullandığını düşündürten kelimelerden biri haline geldi. Fakat hayatımda eklektik kelimesini en dolu şekilde kullandığım anlardan biri bu çünkü bu albümü tanımlamak için aklıma daha doğru bir kelime gelmiyor. Sadece doğu-batı veya akustik-elektronik ekseninde değil, farklı türlerin birlikteliği noktasında da önüme bir pencere koyuyor ve o pencereden baktığımda oldukça renkli ve tatmin edici bir manzarayla karşılaşıyorum.

Muhtemelen bu manzarayla başka insanlar da karşılaşmış ki grup 2018 yılında Montreax Caz Festivali’nden ödülle döndü2. Etnik ve elektronik unsurların yoğun olduğu bir müzik yapan grubun caz festivalinde ödül alması ve birçok caz festivalinde konser vermesi ise caz müziğin kendi varlığını devam ettirmek ve büyümek amacıyla farklı müzikal alanlara da yakınlaşmasından bağımsız olarak grubun müziğinde bahsettiğim eklektik özellikten kaynaklanmakta. Bu müziğe caz olarak bakmak elektronik veya – her ne kadar sevmediğim bir terim olsa da – dünya müziği olarak bakmak kadar olası. Saykedelik, caz, elektronik, etnik unsurların üzerinde deneylerin yapıldığı albüm sunduğu sanal laboratuvar ile büyülüyor.

Rest in Space her ortamda ve modda keyifle dinlenebilen bir müzik sunuyor. İsmindeki space’i grup uzay anlamında kullanmış olsa da3 bende dinleyici olarak her insanın kendi için yarattığı somut veya soyut alanında huzur bulacağı bir yer anlamını çağrıştırıyor.

Sayıları hala hızla artmakta olan ve maalesef büyük oranda batmakta olan üçüncü dalga kahvecilere önerim mekanlarında Rest in Space’i çalmaları olur. Hem daha fazla müşteri çekerek ve tutarak piyasadaki rekabet güçlerini arttırmalarını hem de günü güzel müziklerle geçirmelerini sağlayacaktır.

Referanslar:

1. https://www.discogs.com/Islandman-Rest-In-Space/release/10960780

2. https://www.birbabaindie.com/medar-i-iftiharimiz-islandmane-montreux-caz-festivalinden-odul/

3. http://www.zeroistanbul.com/insanlar/roportajl

Tags: , , , ,

İlginizi Çekebilir

YENİLER | Temmuz-Ağustos’20
BBI Yerli #169 | Polen