Menajer Röportajları Vol. 6: ÇAĞLAR TAVŞANOĞLU

Menajer RöportajlarıRöportaj
Menajer Röportajları serimizin altıncı konuğu aralarında Kurban, Birileri ve Emre Sertkaya’nın da bulunduğu çok sayıda sanatçının menajerliğini üstlenen Çağlar Tavşanoğlu oldu. Menajerliğe yaklaşık 14 sene önce başlayan Tavşanoğlu, sektörde uzun senelerdir edindiği deneyimlerin ışığında sorularımızı yanıtladı.

Menajerliğe ne zaman ve nasıl başladınız?

Menajerliğe yaklaşık 14 yıl önce başladım. O zaman Duman’ın menajeri ve NR1’ın Genel Müdür Yardımcısı olan Önder Bilge’nin beni tanıması ve sonrasındaki desteği sayesinde onun yanında ilk adımımı attım. Sonrasında serbest menajer olarak devam ettim. 

Hangi sanatçılarla çalışıyorsunuz?

Şu an Kurban grubu, O Ses Türkiye birincisi Emre Sertkaya, dünyaca tanınan piyanistimiz Iraz Yıldız, Birileri, piyanist Deniz Gür, Martino, piyanist Yunuscan Kaya, Beste Kırmacı, Mert Demir, Superwatt, Kadife ve Elif Yoldaş isimlerinin genel menajerliğini yürütmekteyim. 

Daha önceden hangi sanatçılarla çalıştınız?

14 yıllık menajerlik hayatımda çok fazla isimle menajerlik ve proje bazlı olarak çalışmışlığım var. Şimdi birini unutursam ayıp olur hepsini yazmayayım ama şu anki isimlerden önceki son çalıştığım sanatçı Mirkelam’dı. Mirkelam ile de 2 seneyi aşkın birlikteliğimiz oldu. 

Birlikte çalışacağınız sanatçıları hangi kriterlere göre belirliyorsunuz?

Ruhunu ortaya koyduğunu görmek, hırsını ve azmini görmek, yeniliklere ve önerilere açık olduğunu bilmek ve üretici, üstün bir zekaya sahip olması ilk baktığım şeyler. 

Kurban & Çağlar Tavşanoğlu

No name sanatçılarla çalışıyor musunuz? Bu isimlerle çalışmaya karar vermenizi etkileyen faktörler neler oluyor?

No name isimlerle yıllardır çalışıyor ve içlerinden bu yola baş koyanlarla da ciddi çalışmalara giriyorum. Karar vermemdeki en büyük etken ise o kumaşı, ışığı görmem oluyor. Ülkede çok fazla iyi müzik yapan no name var fakat star kumaşı başka bir hissiyat ve ötelenmemesi gereken bir durumdur. “Büyük sanatçılarım var, onlar bana yeter” gibi bir düşünceye asla girmedim, yeni yüzler ve işler her zaman beni heyecanlandırıyor. 

Menajer olarak sanatçılarınız için hangi çalışmaları yapıyorsunuz?

Türkiye’de bu iş maalesef yanlış ilerliyor. Yani menajerlik artık “konser ayarlayan adam” haline gelmiş durumda. Ama aslında olması gereken bu değil. Ben “Artist Menajeri”yim. Yani sanatçımın stratejisi, arkasına alacağı markalar, sponsorluklar, giyimi, konsepti ve gelecek planlarını öncelikle önemserim. Menajer olarak booking yapmam, bu işle uğraşan booking uzmanlarıyla çalışırım, PR ekibim reklam konusunu üstlenir. Sanatçımın duruşuna uygun prodüksiyon ile iş birliği halinde çalışırım. Bunların hepsi ayrı kollardır. Menajerin sanatçıyı parlatmak ve doğru noktaya getirmek için başka işleri vardır, ek olarak organizatörlük veya prodüksiyonla uğraşması onu artist menajerliğinden çıkarır, verimini düşürür. 

Yurt dışı çalışmalarınız var mı?

Sanatçılarımdan piyanist Iraz Yıldız ve Deniz Gür yurt dışı menşeli olduğundan ve yurt dışındaki şirketlerle çalıştığımızdan, ayrıca yurt dışı konserlerimiz daha yoğun olduğundan çalışmalarımız uzun zamandır hem ülkede hem de dışarıda sürmekte. 

Sizce bir sanatçıyı temsil etmenin ne tür zorlukları var?

Birincisi sanatçınızı doğru temsil edemezseniz sanatçınız olması gerektiği gibi görünemez ve asla doğru anlaşılamaz. Menajer, sanatçısının sözcüsüdür; bu bakımdan işin en zor kısımlarından biri de budur. Doğru temsil etmek… Bu konuda bir menajerin ilk olarak sanatçısını çok iyi tanıması, onunla çok vakit geçirmesi gerekir. Böylece zorluk dediğimiz şey kolaylığa dönüşebilir. 

Menajer olarak mekan ve organizasyonlarla ne tür sorunlar yaşıyorsunuz? Bu sorunların aşılması için tavsiyeleriniz neler?

Açıkçası çok fazla sorun yaşamıyorum. Çünkü mekan ve organizasyonlarla anlaştıktan sonra konuyu ekibim ve kendim sürekli takip ediyorum. Gereksiz sanatçı ve menajer kaprislerinden kaçınıyorum; kulise abartı, rahatsız edici boş istekler yapmıyorum; teknik olarak bize yetenin fazlasını istemiyorum; sanatçılarımı değerine göre veriyorum, abartı fiyatlar ve laf olsun diye istenen isteklerden uzak duruyorum; sanatçılarımı bu konuda yanımda görmek istiyorum. Böyle olunca sanatçıma duyulan sevgi ve saygı iki katına çıkıyor, sorun olabilecek şeyler otomatik olarak ortadan kalkmış oluyor. 

Sizinle tanışmak, çalışmak isteyen müzisyenler size nasıl ulaşabilirler?

Ben saklanmayı hiç sevmedim. Yeni müzisyenlerle konuşmaya erinmedim. Bana veya asistanlarıma internet üzerinden her zaman ulaşabilirler. Muhakkak dönüşümüz olacaktır. 

Son olarak, temsil ettiğiniz sanatçılar dışında yerli sahneden son zamanlarda ilginizi çeken isimleri öğrenebilir miyiz?

Yeni akımlardan soruyorsanız; ilk aklıma gelenler Melek Mosso, Deniz Tekin ve Sena Şener. Kendileri çok özel yetenekler. Performans sahnesi olarak ise Jakuzi, Büyük Ev Ablukada gibi isimlerin geleceğini açık buluyorum. Birçok isim sayılabilir tabii ama ilk aklıma gelenler bunlardı. 

Serinin diğer röportajlarına buradan ulaşabilirsiniz.

Tags: , ,

İlginizi Çekebilir

Bob Moses İstanbul’a geliyor!
Can Kazaz’dan Tanju Duru cover’ı: “Raylar Boyunca”

Yazar

Bize Katıl!