No Lives Matter 8:46

Bir Baba Indie MixGönül İşi

Yazı ve mixtape: Onursal Yazman
Fotoğraf: Latife Solak Baudet

Her ne kadar zayıflamış da olsa Korona’yı önce ABD’de ve hemen ardından dünyada tahtından indiren #BlackLivesMatter etiketinin kökeni nereden geliyor?

Çok geriye gitmeye gerek yok. Avrupalı yerleşimcilerden itibaren kabaca 500, bağımsızlığın ilanından bu yana da 244 yıllık Amerikan tarihinde sivil haklar için verilen mücadelelerin örgütlendiği 1960’lara değil sadece yedi yıl öncesine bakmak yeterli.

ABD’de yaşayan Afro Amerikan kökenli halka karşı uygulanan şiddete ve ırkçılığa karşı üç siyahi kadın aktivist Alicia Garza, Patrisse Cullors ve Opal Tometi tarafından 13 Temmuz 2013’te kurulan sivil toplum hareketi Black Lives Matter (BLM), 25 Mayıs 2020’de Minnesota eyaletinin en büyük kenti Minneapolis’te, sokağın ortasında elleri arkadan kelepçeli ve yüzü asfalta dönük halde yerde yatmakta olan 46 yaşındaki siyahi George Floyd’u, beyaz polis memuru Derek Chauvin’in kendi dizini adamın boynuna 8 dakika 46 saniye boyunca bastırmak suretiyle öldürmesinin ardından hareket Amerikan meydanlarına indi ve tüm dünyanın ezberlediği bir slogan oldu NEFES ALAMIYORUM ile birlikte: “Dur emrine uymadı, değil. Silahı var sandım, değil. Meşru müdafaa, değil. Bu, düpedüz nefret suçuyla işlenmiş bir cinayet.”

Sokaktaki ve sosyal medyadaki #BlackLivesMatter hareketi, Floyd’un öldürülmesinden sekiz gün sonra 2 Haziran’da, #TheShowMustBePaused etiketiyle birlikte Blackout Tuesday’de zirveye ulaştı. Blackout Tuesday, sosyal medyada 24 saat boyunca sessiz kalma, son olayları düşünme ve Black Lives Matter hareketi ile dayanışma içinde olma girişimiydi. Müzik endüstrisinin içinden üyelere bir çağrı olarak başlatılmış olmasına karşın Instagram’ı, Facebook’u, Twitter’ı sembolik siyah karelerle dolduran endüstri dışından insanlar tarafından da kabul edildi.

BLACK LIVES MATTER hareketi, baskılarla ve ayrımcılıklarla ve eşitsizliklerle mücadele etmek üzere kurulduğunda karşı sloganlar ve hareketler ortaya çıkmakta gecikmedi bile: ALL LIVES MATTER, WHITE LIVES MATTER, BLUE LIVES MATTER (polis üniforması renginden)… Ama insan türünü bugüne kadar anlatan en iyi slogan NO LIVES MATTER. 2016 yılında müzik dünyasına bomba gibi düşen ve çok beğenilen Body Count‘un “Bloodlust” albümünün dokuzuncu şarkısı “No Lives Matter”, Ice-T’nin şu tiradıyla başlar:

“It’s unfortunate that we even have to say ‘Black Lives Matter’, I mean, if you go through history nobody ever gave a fuck. I mean, you can kill black people in the street, nobody goes to jail, nobody goes to prison. But when I say ‘Black Lives Matter’ and you say ‘All Lives Matter’, that’s like if I was to say ‘Gay Lives Matter’ and you say ‘All Lives Matter’. If I said, ‘Women’s Lives Matter’ and you say ‘All Lives Matter’, you’re diluting what I’m saying. You’re diluting the issue. The issue isn’t about everybody. It’s about black lives, at the moment. But the truth of the matter is… They don’t really give a fuck about anybody, if you break this shit all the way down to the low fucking dirty-ass truth!”

Şimdi yeniden müzikle beslenme zamanı. Bir Baba Indie okurları ve takipçileri için 1 saati aşmamaya gayret ederek bir mixtape hazırladım. ABD’deki kölelik meselesi ve ırkçılık sorunu odaklı, sivil haklardan eşit haklara, demokrasiden adalete, eğitimden işe kadar verilen türlü mücadeleleri anlatan bir belgeselin yönetmeni ya da müzik süpervizörü olsaydım soundtrack tercihim/önerim bu yönde olurdu.

Bu amaçla oluşturacağınız çalma listenize hiç düşünmeden alabileceğiniz yüzlerce şarkılık bir havuz varken “filminize soundtrack hazırlama kafası”ndaysanız eğer, o elemeyi yapmak hiç kolay bir iş değil kabul ederseniz. Farklı dönemleri kapsayarak farklı müzik türlerini bir araya getiren, çok renkli/kültürlü bir şey düşünmüştüm en başından beri. Sanırım başardım.

Temin ederim ki gayet sinematik bir 61 dakika bekliyor sizi. Bu deneyimin tadını maksimum düzeyde çıkarabilmek için, nereden dinlemeyi tercih ettiğinize göre, telefonunuzdaki ya da bilgisayarınızdaki Spotify uygulamasının şu özelliğini aktive ettiğinizden emin olunuz: Ayarlar > Gelişmiş Ayarları Göster > Çalma > Şarkılarda Çapraz Geçiş > 12 sn. (Settings > Show Advanced Settings > Playback > Crossfade Songs > 12 sec)

#BlackLivesMatter’ı daha sık duyacağımız çok yakın bir geleceğe soundtrack olması için hazırladığım bu mixtape’e No Lives Matter 8:46 adını vermemin nedeni, elleri arkadan kelepçeli ve hareketsiz biçimde yatmakta olan bir canlıyı öldürmek için boynuna 8 dakika 46 saniye boyunca bir başka canlının dizini bastırmasının ve onu izleyen üç canın daha orada olmasının yeterli oluşu. Seattle’dan beyaz hip hop ikilisi Mackelmore & Ryan Lewis’in “White Privilege II” parçasının süresi kadar, tam olarak.

Hiçbir hayatın önemi yok.

Tags: , , , , , , , , ,

İlginizi Çekebilir

Two Door Cinema Club’dan sürpriz EP: “Lost Songs (Found)”
Genç Caz Konserleri için son başvuru tarihi açıklandı

Yazar

Bize Katıl!