RÖPORTAJ | MİDVİL – “…bütün saadetler mümkündür!”

RöportajYerli Sahne

2016 yılında yerli müzik dünyamıza merhaba diyen, Doğan Demircioğlu, Buğra Yılmaz ve Ahmet Özgür Özdil üçlüsünün yeni yayınladıkları “Great Journey” uzunçaları sonrasında sayfamıza konuk ettik ve uzun bir sohbet gerçekleştirdik.

Midvil‘in bas gitaristi Doğan Demircioğlu ile gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıdan takip edebilir, fonda da “Great Journey”i dinleyebilirsiniz.

Merhaba! Midvil’in son yayınlanan “Great Journey” uzunçaları ile başlayarak, grubun dünü ve bugünü üzerine bir sohbet gerçekleştirmek istiyorum. Öncelikle, kayıtların yayınlanmasının ardından keyfiniz ne durumda? Her şey yolunda mı?

Merhaba, kayıtlar yayınladıktan sonra gerçekten biraz rahatladığımızı söyleyebiliriz. Grubun bir araya gelmesinin üzerinden çok uzun bir zaman geçmedi ancak yoğun bir süreçti daha önce denemediğimiz tarzda bir iş yaptık. Benim dışımda diğer grup üyeleri de daha önce sahnede kullanmadıkları enstrümanlarla yer aldılar; tamamıyla bir macera diyebiliriz. Keyif aldığımız bir iş oldu.

Kayıtların kalitesine bakınca keyif aldığınız net bir şekilde anlaşılıyor. Ne zamandan beri bir aradasınız?

2016 yılının ortalarında Buğra ile beraber bas-davul ikilisi olarak bir proje yapmaya karar verdik ve bestelerin oluşma sürecini beraber gerçekleştirdik. İlk konserimizi Peyote’de vermek istedik. Konser tarihi belirlendiğinde ikili olarak bir performans olacaktı; fakat müziğimizde bizi biraz daha değişik dünyalara götürecek sesler olsun istedik. Ahmet konserden bir ay önce gruba dahil oldu ve sayesinde bu dileğimiz gerçekleşti. Peyote konserine de böylece tamamlanmış olduk.

Bir önceki cevapta “daha önce denemediğimiz tarzda bir iş yaptık” demiştin. Midvil’in bugünkü müziğinin geçmişinde neler var? Ya da bireysel olarak geçmişinizin bu müzik üzerine ne gibi bir etkisi oldu. Neler yaptınız geçmişten bugüne?

Uzun yıllar Buğra ile beraber Palekanon ile Türkçe Rock müzik yaptık ve bir albüm yayınladık. Bahsettiğim süreç müzisyenlik kariyerimizin ilk günleriydi diyebilirim.Buğra, Palekanon’da gitar vokal olarak yer alıyordu. Şu anda davul başında. Midvil bizim için bu zamana kadar yaşadığımız tüm tecrübelerin oluşumu. Bir araya geldiğimizde konuştuğumuz konular ve fikirlerin tamamı. Müziğimizi bir ritüelin parçası olarak görüyoruz. Ahmet, yakın bir süreçte aramıza katıldı ancak enerji olarak ekibi yoğunlaştırdı. Kendisi daha önce farklı projelerde elektro gitar eşliğinde sahnede yer aldı; şu anda da klavyeci olarak grupta.

Grup içindeki müzisyenlerden en az birinin çok yönlü olmasının kompozisyonlara doğrudan katkı sağladığını düşünüyorum. Eminim Buğra davulun başındayken diğer enstrümanların partisyonlarını daha kimse çalmadan duyuyordur. Özellikle davulcunun yaratıcı olmasının çok kıymetli. Besteleriniz ortaya çıkarken ve sonrasında aranje ederken nasıl bir ortamda buluyorsunuz kendinizi? Biraz mahreminize girebilir miyim? Çoğu sizde kalabilir azını paylaşabilirsiniz.

Bestelerin ortaya çıkış süreçleri beraberken yaşanılan tecrübeler sonrasında başlıyor. Açıklayıcı olabilmesi için, burada  sadece “tecrübe” ve “yolculuk” kelimelerini kullanabiliyorum. Grup olarak kamp yapmayı çok seviyoruz. Great Journey albümü, çıktığımız bir kamp sonrasında oluştu. Tabi ki, bu tecrübenin müzikal olarak ortaya çıkmasında Buğra’nın ve Ahmet’in yaratıcılığı olmazsa olmazlardandı.

“Great Journey” ismi İsmail Ferroukh’nin filminden mi geliyor? Yoksa başka bir anlamı var mı sizin için?

Bir zihin yolculuğundan bahsediyoruz. En basit anlamı ile insan hayatı bir  yolculuktan oluşuyor. Bu yolculuk sürecinde rehbere ihtiyaç duyulabilir ancak en iyi rehberin,  kendi zihnimiz olduğu görüşündeyiz. Her insan bu yolcuğu farklı algılar. “Great Journey” hayatı bizim nasıl algıladığımız ile ilgili bir albüm. Bunu yapan 3 kişi olunca da bir ritüel gerçekleştiğini düşünüyoruz.

Müzisyenlerin ya da müzik gruplarının yaptıkları işleri anlamlandırmaları, altını doldurmaları çok önemli bir konu. Güncel müzik dünyamızda popüler akımlara ve gruplarına baktığımız zaman “neden” sorusunun karşılığını çoğu zaman bulamıyoruz. Verilen cevaplar da oldukça sığ bir alanda kalıyor. Şahsen müzik ile ilgili konuları derinlemesine inceleme ve anlama telaşım olduğundan bu durumu oldukça kayda değer buluyorum. Sadece çalarken değil, söz konusu müziği konuşurken de anlatacak bir hikayesinin olması önemli. Müziğinizi ruhani bir rehber ile gidilen yolculuk ile ifade etmeniz bende pozitif bir etki bıraktı. Dakikaları oldukça uzun olan 3 şarkınız var albümde. “Circle”, “Ra” ve “Great Journey.” İlk iki şarkının da bir hikayesi var mı paylaşabileceğiniz?

“Great Journey” oluşan ilk şarkıydı. Bahsettiğimiz süreçleri bize  detaylı olarak hissettiriyordu. Bu şarkıyı aralarındaki en saf şarkı olan olarak görüyoruz. “Ra” bizim için öğretmen niteliğinde, anlatmak istediği bazı konular olduğunu düşünüyoruz. Yaşanılan tecrübenin sonunda “normal” algı düzeyinde oluşmuş bir şarkı. Daha “insan”a yakın olan diyebiliriz. “Circle” üç kişinin ilk defa stüdyoya girdiği gün oluştu. Sadece beraber nasıl bir ses çıkartabiliriz diye başladık. O gün çıkan doğaçlama süreç hiç değiştirilmeden bugün albüme kondu. Sözlerin yapısı konudan farklı ancak, beraber ilk defa icra edilen ve tek seferde çıkan bir şarkı olmasından dolayı yeri farklı bir boyutta. Tamamı albüm sırası ile dinlendiğinde bir “Great Journey” oluşuyor.

Kayıt süreçleri nasıl ilerledi. Nerede kaydettiniz? Grup haricinde kimler destek oldu albümün yayınlanma sürecine?

Kadıköy Jam Sessions stüdyosunun sahibi Erhan Kabakçı ile beraber  Kadıköy Game of Records stüdyosunda kayıtlar yapıldı. 3 saat boyunca parçalar 3 kez  çalınarak  hücum kayıt olarak kaydedildi. Mix ve Mastering Kadıköy Mayday stüdyolarında Barış Ergün tarafından yapıldı. Peyote eski müzik direktörü olan, Mayday’den Emre Aksoy‘un da çok yardımcı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bu süreçler içerisinde etkileşimde bulunduğumuz tüm insanları Midvil’in bir parçası olarak gördük. Sahnede üç kişi olabiliriz ancak tanıştığımız herkesin bir dokunuşu bulunuyor.

Bu tür adımlar kuşkusuz önemli bir deneyimle birlikte, yeni hedefler de kazandırıyor. Edindiniğiniz deneyimlerle birlikte, Great Journey’de keşke dediğiniz bir şeyler ve bir sonraki kayıtlar üzerinde düşünceleriniz oluştu mu? Yeni hedefleriniz neler?

Great Journey için keşke dediğimiz hiç bir nokta bulunmuyor. Sadece öğrenilen bazı konular var  ve bu konular da bizi ilerletmeye yardımcı oldu ve olacaklar. Yeni hedefleri, hayatımızdaki yeni tecrübelerin belirleyeceğini düşünüyoruz. Hayat algımız hangi yönde şekillenirse ortaya çıkan sesler de doğru orantılı devam edecek. Yolculuk hep olacak sadece tanımlar değişir.

Yaptığınız müziğin Türkiye’de zaman içerisinde bir karşılık bulacağını düşünüyor musunuz? Bu yönde bir beklenti içinde misiniz? Soruyu şu şekilde de yönlendirmek istiyorum. Dinleyici olmadan yapılan müziğin kayda değer hiçbir yanı yok. Siz, dinleyicinin aklını çelmek ve bu müziği dinleyiciye sevdirmek, alıştırmak için bir misyon yüklenmeyi planlıyor musunuz? Albüm üzerinden dinleyiciyle buluşabilmek ve kaynaşabilmek adına planlarınız var mı, yoksa her şeyi akışına mı bıraktınız?

Tüm varlıklar ve enerjilerinin bir bütün olduğunu bilerek ve hissederek yaşıyoruz. Yaptığımız müzik bizim algıladıklarımızı dışavurabildiğimiz bir araç niteliğinde. Fikirlerin de insanları bir araya getirebileceği bir gerçek. Şu anda yaptığımız röportaj, şarkı sözleri veya müzik bu fikirleri açıklayabileceğimiz bir ortam. Bu görüşte olan veya buna yakın olan insanlar, bizimle beraber bu anları paylaşmayı ve “tek” olmayı isteyebilir. İnsanlarla tanıştığımızda ve fikirlerimiz paylaştıkça bazı hayaller gerçek olur. Sadece bizim değil etkileşimde olan herkes için geçerli ve gerçekleşen olaylar sadece müzik yapmakla sınırlı değildir.

Röportaj sonlandırmadan evvel samimi cevaplarınız için teşekkür ederim. Bundan sonraki süreçte sizi yurt içinde ve özellikle planlarınız dahilindeyse yurt dışında da bol bol izlemek ve haberlerinizi almak istiyoruz. Paylaşmak istediğiniz son bir mesajınız varsa onu da alıp sohbeti sonlandıralım.

Farklı coğrafyalarda yer almayı biz de diliyoruz. Size de bu ortamı sağladığınız ve dilekleriniz çok teşekkür ederiz. Son olarak grupça sevdiğimiz bir tablo ve üzerinde yazan şiirin bir cümlesini paylaşmak isteriz. “Bütün saadetler mümkündür.”


Midvil

Spotify | Facebook | Youtube 

Tags: , , , , , , , , , , , , ,

İlginizi Çekebilir

Yüzyüzeyken Konuşuruz’dan Yeni Video: “Sandal”
The Flabbies’in Yeni Albümü “Back In Town”u Dinlediniz mi?

Yazar

Bize Katıl!