Ceylan Ertem – “Yine de Amin”

Albüm İncelemeleriİnceleme

Ceylan Ertem’i ANİMA döneminden beri tanıyorum. İlk kez sesini Yağmurla Gelen ile duymuştum. Hikayesinin orada kalacağını düşünmüyordum. Grup dağıldı ama Ceylan dağılmadı, solo kariyere adım attı ve özellikle son beş yılda Türk müzik endüstrisine önemli katkılar yaptı. İlk albüm Soluk belki de en indie çalışmasıydı. Sonrasında Ütopyalar Güzeldir yapmak istedikleri konusunda önemli ipuçlar veren kariyeri açısından önemli bir çalışmaydı. Takip eden Amansız Gücenik ve cover albümü Yuh, Ceylan’ın hem hayran kitlesinin artması hem de genel kabul görmesi açısından sanatçıya artı değer katmıştır.

Yine de Amin Ceylan Ertem’in beşinci solo albümü. Albüm ismini şair Sinem Sal’ın şiir kitabından almış. Ceylan albümü kaydetmek için farklı bir yer düşünmüş ve birlikte çalacağı arkadaşlarını gaza getirip haydi dostlar gidelim de bir Antep havası alalım gitmişken de Antep’te albümü kaydedelim demiş. Gerçi kamp ateşi etrafında, bir çiftlikte veya malikanede albüm kaydeden gruplar da var. 25 kişilik bir ekiple Gaziantep Üniversitesi Mavera Kongre ve Sanat Merkezi Konser Salonu’nda canlı çalınıp kaydedilen bir albümde Volkan Öktem, Alp Ersönmez, Adem Gülşen ve İstanbul Strings gibi önemli isimler var. Aranjör koltuğundaysa Cenk Erdoğan, Can Güngör, Cihan Mürtezaoğlu, Tunç Çakır ve Steven Kamperman oturuyor. Mixler Berk Kula, mastering Alex Psaroudakis tarafından gerçekleştirildi.

Ceylan’ın müzik tarzını belli bir türe indirgemek veya kısıtlamak yanlış ve kendisine haksızlık olur. Poptan caza, rock’tan arabeske evrilen bir müzik türü bu. Kendini tekrarlamayı sevmiyor, hayranlarının da kendisinden değişken albümler beklentisi olduğu düşüncesinde… Zaman zaman söylemesi zor şarkılar seçtiği olsa da (bakınız bir önceki cover albümü Yuh’taki bazı şarkılar) genel olarak ses rengine uygun şarkılar barınıyor albümlerinde. Kendisine uyan elbiseleri giyiyor ve güzel taşıyor desek anlaşılır herhalde meramımız. İsyankar, güçlü ama bazen de aşk acısıyla yanmış kavrulmuş bir kadının sesi bu… Ceylan, bunun dışında iyi bir konser sanatçısı. Bu topraklarda pek çok şehirde önemli konserler yaptı ve canlı performansıyla da kendini kanıtladı. Kanıtlamaya gerek mi var derseniz evet yok, seversin ya da sevmezsin.

Ceylan Ertem’e baktığımda Pj Harvey, Sezen Aksu, Yıldız Tilbe, Janis Joplin karışımı bir kadın görüyorum. Kalabalık bir evde yaşamış olan Ceylan, ailesindeki kadınlardan da figür olarak etkilenmiş. Bir yanı dışa dönük, diğer tarafı da oldukça naif bir profili var Ceylan’ın. Şarkılarında tutkulu bir kadın var hep. Bazen kendisini bazen de başkalarını anlatıyor. Son albümdeki Nilüfer‘de “Sahici ruh, cihanda sulh, bir de sevsen beni” daha ne isterim kafasında… “Amansız Gücenik” albümünde daha içe dönük ve yer yer arabeske kayan bir ruh hali vardı. “Yine de Amin”de ise daha dışa dönük, kabuğundan sıyrılmış bir Ceylan var. Bugüne kadar yaptıkları işler arasında belki de istediklerini en çok yansıttığı albüm kanımca… Müzikal çeşitlilik ve prodüksiyon açısından da tatmin edici. Sound olarak poptan rocka caza hatta latine kayan esintiler var. Sıla’nın iki bestesi ve Yıldız Tilbe’nin bir bestesi albümün pop tarafını güçlendirmiş. Albüm yapım aşamasında 1980’lerin hafif Batı müziğinden etkilendiğini yadsımıyor Ceylan. Gerçekten bazı şarkılar Sezen Aksu’nun 2017 şarkıları gibi tınlıyor. Tipik bir Ceylan şarkısı  “Nilüfer” orkestrasyonu ile dört dörtlük, konserlerde iyi enerjiyle çalındığında seyircide tekrar sesleri yükseltecek güçte. İnadına eski sevgiliye sitemlerle dolu bir çalışma. Esmer buram buram Sezen etkisi hissedilen bir şarkı. Akustik Korsan, insanda rakı içme hevesi veren Kovdum, gitarın çalınmadığı, enfes bir şekilde konuştuğu İzin ve elektronik yapılı Yıldız Tilbe bestesi HiçbirŞeyimsin (Remix) albümün ana hatları.

“Yine de Amin” bu yılın en iyi albümlerinden. Kaliteli müzik vaat ediyor. Kaliteli müzik de iyi müzisyenlerle olur.

Emeği geçenlere teşekkürler.

Tags: , , , , , , , , , , , , , , ,

İlginizi Çekebilir

Etkinlik Takvimi (27 Şubat – 5 Mart)
IndieCity Festival bu Cumartesi Salon ve Sumahan’da

Yazar

Bize Katıl!